28 Nisan 2012 Cumartesi

Ufaktan Nba 2012 Playoff Değerlendirmesi -2 ( Batı )

    Playoff ların başlamasına 1 gün kala , sonunda bu yazıyı yetiştirebildiğime hala  inanamıyorum. Hele dün başıma gelenlerden sonra... Neyse pek ayrıntı vermeden daha önce  " Doğu " kısmını yazdığım yazının 2. bölümü olan " Batı " değerlendirmesine başlayalım.

      Batının 8. sırasında son anda fikstür avantajı ile ivme yakalayıp  Playoff yarışına katılan Utah Jazz var. Utah Jazz sezonun büyük bir bölümünde vasat oynadı diyebiliriz. Hatta iyi oynuyor gibi göründükleri zaman bile , bu iyi oyuna fikstürün etkisi büyüktü. İlk turda batı 1. si Spurs le oynayacaklar ki işleri hiç ama hiç kolay değil. Hele şuan da Nba in en pozitif basketbolunu oynayan takımına karşı oynayacaklarını düşünürsek pek bir şansları yok gibi.Fakat belkide  tek artıları , tek avantajları kaliteli bir uzun rotasyonuna sahip olmaları. Bu da geçen sene Memphis in yaptığı gibi Spurs ü zorlayabilecek tek durum gibi gözüküyor. Ama her ne olursa olsun  Utah ın San Antonio yu elemesini beklemek hayalcilikten öte değil gibi.

      7. Sırada son şampiyon Dallas Mavericks var.  Dallas sezon öncesi kadroda bazı değişikliklere gitti.  Öncelikle takımın önemli parçalarından Tyson Chandler ı New York Knicks e kaptırdırdılar. Bençten gelip önemli katkı veren J.J Barea  Minnesota ya , Corey Brewer da Denver a gitti. Fakat Lakers tan Lamar Odom u yok pahasına alıp aynı zamanda her ne kadar eskisi kadar etkili bir oyuncu olmasa da Vince Carter ı da kadroya kattılar.  Kemik kadroyu kısmen koruyup bir kaç eksilme ve ekleme ile yeni sezona başladı Dallas. Sezonun ilk  5 ya da 6 maçında galip gelemeyip daha sonra toparlanmaya çalışsalarda takım bir türlü vites arttıramadı. Dirk Nowitzki All Star hafta sonuna 2 hafta kalana kadar kendi standartlarının çok ama çok altında oynadı. Ama buna rağmen " Son Şampiyon " az da olsa toparlanarak batı da 7. sırada kendisine  yer buldu. Rakipleri geçen sene batı finali oynadıkları Oklahoma City Thunder. İlginç bir eşleşme olacağı kesin. Oklahoma her ne kadar takım basketbolu oynamaktan bir hayli uzak olsa da favori oldukları kesin. Fakat geçen sene de Dallas şampiyonluğa yürürken kimsenin onları favori göstermediklerini hatırlatalım. Bu yüzden ilginç bir eşleşme olacağı kesin. Oklahoma nın bireysellikle nereye kadar gideceğini ,  Dallasın da geçen sene ufak çapta başardığı mucizeyi bu sene de başarıp başaramayacağını bu akşamdan itibaren göreceğiz sanırım.

       Denver Nuggets Playoff sıralamasında kendine 6. sıradan yer buldu.  Denver aslında rutin bir sezon geçirdi diyebiliriz. Wilson Chandler ın Çin de mahsur kalmasından başka büyük bir sıkıntı yaşamadılar diyebiliriz. Çaylak Kenneth Faried in  takıma beklenenden fazla katkı sağlaması Denver tarafından sevindirici bir durum oldu. Trade Deadline ın hareketli takımlarından oldu aynı zaman da Denver. Aslında beklenmeyen bir takasa imza attlar. 3 lü takas ile Nene Wizards a Javale McGee ve Ronny Turiaf ( Daha sonra serbest bırakıldı. ) Denver a , Nick Young da Clippers a geçti. Denver ın niye böyle bir takasa imza atııgı ise tam bir muamma aslında. Sezon başında 5 yıllık kontrat yenilediği Nene den nasıl bir anda böyle vazgeçebildiler yahut niye vazgeçtiler anlamak güç. Karşılığında da McGee yi almış olmaları ise gerçekten ilginç bir tercih ama her ne olursa olsun Denver bu sene de Playoff yüzü gördü. İlk tur da Lakers la karşılaşacak olmaları onlar için iyi midir kötü müdür bilinmez ama zorlu bir eşleşme olacağı kesin. Fakat turu geçmeleri ne yazık ki zor gözüküyor. En azından şimdilik.

      5. Sırada bu sene takaslar ile büyüyen ,  büyük değişim gösteren Los Angeles Clippers var. Sezon başında  ki Chris Paul savaşından  Nba yönetiminin de Lakers ı katakulliye getirmesiyle galip çıkan Clippers , aynı zaman da Chauncey Billups ı da kadrosuna katarak kadrosunu daha da ilgi çekici ve aynı zaman da daha da güçlü hale getirdi. Daha sezon başlamadan herkes Chris Paul - Blake Griffin nin yapacağı alley oop ları merakla beklerken bazıları  Griffin ve Paul ile batıyı silip süpüreceklerini düşünüyordu. Sezon öncesi hazırlık maçlarında da Lakers ı yenmeleri bu ön görüyü bir anda daha da çok arttırdı. Fakat  sezon ilerledikçe işlerin pek te böyle olmayacağı anlaşıldı. Sezonun hemen başında Chauncey Billups ın sezonu kapatması ile ilk darbeyi aldı aslında Clippers. Sezona flaş bir giriş yapan takım yavaşça düşüşe geçti. Trade Deadline ı da boş geçmeyip Nick Young ı kadroya kattılar. Her ne kadar şuursuzca şut atmasıyla ve çemberi dövmesi ile ünlü olsa da , Nick Young doğru bir tercih oldu. Bençten gelip aranan katkıyı da  verdi aslında Nick Young. Ama Clippers ın sorunları şuanda bambaşka boyutta. Chris Paul yine her zaman ki gibi oynasa da bu sene Blake Griffin beklenen gelişmeyi gösteremedi. Efsanevi smaçlar vurup bizi görsel şölene boğsa da , hala bir orta mesefe ve sırtı dönük oyun geliştirebilmiş değil. Takımdaki ilk 5 oyuncularının çoğu 41-42 dakika süre alarak sezonu tamamlaması da Playoff için hiç de iyi değil. Skor çeşitliliği konusunda da oldukça sıkıntılılar ve savunma konusunda da pek caydırıcı olamadıkları kesin. İlk turda Memphis ile karşılaşacaklar. Onlar için oldukça zor bir eşleşme olacak ki Memphis te sezonu formunu yükseleterek bitirdi. İşler Clippers için pek de iyi gözükmese de , takımınızda Chris Paul varsa her an herşey olabilir.

4. sırada Memphis Grizzlies var. Memphis geçen seneyi aratmayan bir performans gösterdi bu senede. " Bu yola baş koyduk! " diyip kadronun  nerdeyse tamamını da korudular .Trade Deadline da Sam Young ı gönderseler de Free Agent tan Gilbert Arenas ı kadroya kattılar ki şuan ki Arenas kendini tekrar kanıtlamak için herşeyi yapabilecek bir Arenas ve bu Arenas takımına geldiğinden beri oldukça katkı verdi. Bu sezon  Marc Gasol ise harika bir sezon geçirdi. Zaten bu performansı ile All Star oldu. Olmayı da oldukça haketti zaten. Memphis sezon içinde olumsuzluklar da yaşadı tabi. Zach Randolph u uzun süre boyunca kaybettiler. Fakat Z Dolph un  sezon bitmeden iyileşmesi ritim bulmasını sağlayıp , en önemlisi de Playoff a sağlıklı bir şekilde girecek olması Memphis cepehisi için oldukça sevindirici. Playoff  ilk turda Clippers ile karşılaşacak olan Memphis kağıt üzerinde oldukça avanatajlı gözükse de Chris Paul  faktörü bu seri için tek soru işaretini oluştan adam..
    
      
Ve 3. sırada Los Angeles Lakers var.
Geçen sene ki Playoff lar da Lakers Tarhinde sık  görülmeyen  bir olay yaşayan takım yeni sezona "  Süpürülmüş Lakers " olarak başladı. Sezon başında Chris Paul u kadrosuna katmak için uğraşan fakat Nba yönetimine takılan Lakers , bu uğurda Lamar Odom u da harcadı diyebiliriz. Yeni sezona yeni bir koç , Mike Brown ile yola çıktı Lakers. Onun ve onun tercihleri çok eleştirildi. Trade Deadline da yok pahasına Ramon Sessions ı kadrosuna katarak bence büyük bir iş başaran Mitch Kupchak , aynı şekilde ne kadar üzücü olsa da oynadığı zaman takımı adeta 4 kişi bırakan Derek Fisher ı da oldukça güzel " efsanevi " bir şekilde takımdan göndererek belki de Lakers ın bu sene ki geleceği noktayı tamamen değiştirdi. Ramon Sessions bir Chris Paul olmasa da Derek Fisher dan sonra takıma verdiği katkı en az onun kadar oldu. Lakers , sezon sonuna doğru bu sene harika oynayan ve All Star ilk 5 ine seçilen Bynum ın saçmalıkları ile biraz gerilmiş olsa da Playofflara oldukça idddialı girdi. En önemlisi ise Kobe nin sezonun son maçında sakatlık ile olsa da dinlenmiş olması. Bu Lakers için Playoff larda çok şey demek olabilir. Tabiki bunu zamanla göreceğiz... Playoff ilk turda Lakers Denver Nuggets ile karşılaşacak. Bu eşleşmede Lakers her yönden oldukça avantajlı gözükse de Denver ın her an herşeyi yapabilecek bir takım olduğunu unutmamaları gerekiyor. Bir Lakerslı olarak bu Playofflardan oldukça ümidim var. Umarım haksız da çıkmam.

      Batı 2. si Oklahoma City Thunder geçen sene oynadıkları batı finali tecrübesi ile yeni sezona başladı. Bu sene de her ne kadar herkes tarafından harika bir takım olarak gösterilseler de bence herşey anlatıldığı gibi toz pembe değil. Oklahoma nın görünmeyen ya da fazla göz önüne çıkmayan ciddi sorunları var. Öncellile Russell Westbrook tam bir bilinmeyen. Bu kadar potansiyelli fakat aynı zaman da bu kadar ne yapacağını kestiremediğiniz bir oyuncu yok herhalde. Size bir maç kazandırabilir. Fakat aynı zamanda bir maçta kaybettirebilir. Yeri geldiğinde o kadar şuursuzca , basketbol tabiri ile takımı " satan " bir oyuncuya dönüştürüyor ki ,  izlerken ekranı parçalayasınız geliyor. Takım da ki bir başka sorun ise herkesin rollerinin kesin bir şekilde belli olması. Böyle sorun mu olur lan? dediğinizi duyabiliyorum. Bahsettiğim rol kavramı kimin sayı atacağı ve kimin savunma yapacağı belli bir takım haline gelmiş olmaları. Durant Westbrook ve Harden sayı atacak , takımın geri kalanları savunma yapıcak tarzı bir takıma dönüşmüş durumdalar. Ve geçen sene nasıl olupta yılın koçu seçildiğini hala anlamadığım Scott Brooks , takıma hala ekstra tek bir katkı bile katmıyor. En son oynadıkları Lakers maçına bakarsak aslında OKC nin kötü taraflarının tamamını gösterdi diyebiliriz. Son çeyrek ve uzatma da Westbrook  sinir bozucu bir şekilde takımı " sattı " ,  son top öncesi mola alan Scott Brooks felaket setler çizdi vs. OKC nin inanılmaz bir takım olmasını engelleyen faktörler işte bunun gibi şeyler. Playoff lar da bunların üstünü ne kadar örtebilirler ise o kadar gidebileceklerine inanıyorum. Dallas eşleşmesi onlar için pek tercih ettikleri bir eşleşme olmasa da Final yolunda belirleyici bir tur olacağına inanıyorum. Bunun da nasıl olacağını sanırım Playofflar da bol bol göreceğiz.


         Ve gelelim bu sezon benimde aralarında olduğum büyük bir kesim tarafından takdir edilen , insanların sempatisini kazanan ve takım oyununun ne olduğunu bizlere gösteren San Antonio Spurs e. Geçen sene de harika bir sezon geçiren San Antonio ,  Memphis e şahane bir seri sonrası elenmişti. Memphis uzunlarının dominant oyunu ile San Antonio pota altını " duman ettiği " bir seri görmüştük. Bu senede Gregg Popovich kendi sisteminden vazgeçmedi aslında. Görünürde yıldızın olmadığı , yeri geldiğinde 11-12 kişilik  rotasyonla oynadığı , takım oyununun tamını anlatan bir takım izletti bize Gregg Popovich.   Kağıt üzerinde baktığınızda , artık sonbaharını bile yaşamayan kışa girip sobayı kurmuş Duncan ve çevresinde kurulan bu takım ortalamanın biraz üstünde duruyor. Fakat sistem içinde bu parçalar öyle işliyor ki , bu  Spurs ü çok çok özel bir takım haline getiriyor. Artık klasikleşen Ginobili sakatlığına rağmen San Antonio aynı şekilde şekilde yoluna devam etmesi ve batı birinciliğini kimselere bırakması da takdir edilmesi gereken başka bir konu sanırım. San Antonio da artı bir parantez açmamız gereken biri  daha varsa o da kesinlikle Tony Parker dır. " Şarap gibi insan " tanımına cuk oturan  Tony Parker. İnanılmaz bir sezonu geride bıraktı. Ne kadar iyi olduğunu görmek isterseniz , (Staples Center da oynanan ilk maçtı sanırım  ),   Lakers maçına bakabilirsiniz. Adeta Tek başına dağıttı Lakersı. Tony Parker finallerin MVP si olduğu o sezondan daha olgun daha iyi oynuyor diyip , daha da ileri gidebilirim rahatlıkla. Onun önderliğinde , bu oyunu oynayan Spurs bence bu yılın en büyük favorisi. Playoff larda işler tabiki farklılaşıcaktır. Savunmaların sertliği artacak , 10 kişilik rotasyonunuz 8 e 7 ye inecek ,. Fakat Spurs bu sezon boyunca ortaya koyduğu basketbolu Playofflara yansıtırsa  , şampiyon olmaları içten bile değil.

24 Nisan 2012 Salı

Ufaktan Nba 2012 Playoff Değerlendirmesi -1 ( Doğu )

   
     Garip bir Nba sezonunu geride bıraktık. Lokavt yüzünden 66 maç üzerinden , akıl almaz  fikstürler ile sıkıştırılmış bir sezon oynandı. Hareketli bir " Trade Deadline " geçti. Her şeyi ile vasat bir Allstar hafta sonu oldu ve son haftaya girilirken neredeyse playoff sıraları belli oldu gibi.
    
   
      Doğuda işler %99 belli oldu. Milwaukee ' nin bu saatten sonra Philadelphia yı geçmesi artık mucizelere kalmış durumda.Üst sıralarda da durum aynı. Ufak çapta bir mucizeler olmazsa  üst taraflarda da durum değişmeyecek gibi.





   Doğunun 8. si Philadelphia sezona çok iyi girdi. Yavaş yavaş artan takım kimyası ile uzun süre doğunun üst sıralarını zorladılar. Takımda herkesin rolü belli , arkalarında oldukça  eğitici , öğretici bir koç ile yola tam gaz devam ederken Allstar arasından sonra takım Spencer Hawes ın da sakatlığı ile inanılmaz bir düşüşe geçtiler ve " cepten yiyerek " 8. sırada kalmayı arkalarında Milwaukee nin olmasının avantajı ile  neredeyse garantilediler. Ama Philidelphia da yolu oldukça karanlık gözüküyor. Bu saatten sonra toparlanmaları oldukça zor  ve toparlansalar bile karşılaşacakları takımın Chicago olduğunu var sayarsak , Playoff maceraları süpürülmek ile son bulacak gibi.


 


      7. sırada ise son dönemde akıl almaz oynayan Carmelo İle ayağa kalkan , adete şahlanan New York Knicks var.  Knicks bu sene
 çok ilginç bir yıl geçirdi. Sezon başında Tyson Chandler gibi önemli bir hamle yaptılar. Tyson Chandler ın takıma katkısı aslında sezon bitiminde ortaya çıktı. New York Chandler ve özellikle çaylak oyuncu İman Shumpert ile birlikte üst düzey bir savunma takımı haline geldi ve muhtemelen  sezon sonu verilecek ödüllerden olan DPOY ( Defensive Player Of Year- Yılın savunma oyuncusu ) ödülünü , özellikle Dwight Howard ın form düşüklüğü yüzünden büyük bir ihtimal ile Tyson Chandler alacak. Chandler tek başına harika bir savunmacı olmasının yanı sıra en önemlisi Knicks e savunma kültürünü getirdi bu sene.

        Sezonun hemen başlarında Chuncey  Billups ı kaybeden Knicks ardından Melo ve Amare yi de kaybetti.. Herkes bu sene de mi aynı derken Lin mucizesi bir anda o en zor zamanlar Knicks i Playoff yarışında tuttu diyebiliriz. Sezonun son kısımların da bu sefer sahneye assolist olarak Melo çıktı. Melo ligin bitimine son 10 - 15 maç kala ligi adeta kasıp kavurdu ve Knicks  7.  sıradan Playoff yarışına katıldı.
       Çok büyük ihtimal ile 2. sıradan Miami nin rakibi olucaklar. ( En kötü (!) Chicago ile eşleşirler canım ne olacak... )  Tabi ki Miami favori fakat.yavaştan form tutmuş Amare ile ve sağlıklı bir şekilde dönen Lin ile Miami ye oldukça kafa tutucaklardır. Hele Garden da bu takım havaya girerse Miami yi ilk turda oldukça zorlayacaklarına inanıyorum.

      6. sırada ise son dönemlerin olay takımı Orlando Magic var. Orlando sezona çok da kötü başlamadı aslında ve Trade deadline nın bitimine kadar " Ha Howard gitti ha gidecek " derken  Howard ı kaptırmadan Trade Deadline ı bitirdiler. Fakat herkesin bildiği gibi Howard -  JVG ile yaşadığı Nba tarihinin gördüğü en saçma olaylardan birisin yaşanması , takım içinde ki dengeleri altüst etti. Hemen bu olayın arkasından Howard ın sakatlanması (!) Hidayetin de şansız bir şekilde sakatlanması ve bu sezon inanılmaz bir gelişme gösteren Ryan Anderson nın ( bu seneki MIP - en fazla gelişme gösteren oyuncu ödülünün en büyük adaylarından bir tanesi  ) form düşüklüğü   ile Orlando , ne yapacağını bilemeyen vasat bir takıma dönüştü. Takım 3. 4. sıradan 6 sıraya kadar gerilediler ki Playoff ta büyük ihtimalle 3. sıradan ligi bitirecek olan İndiana ile karşılaşacaklar ki şuanda İndiana değil konsantre olmuş Charlotte bile Orlando yu yenebilecek durumda.Orlando nun bu durumda Playofflarda iş yapmasını beklemek , hele böyle güçlü bir doğu gurubunda çok zor.

      5. Sırada Atlanta Hawks var. Atlanta sezona iyi başlamıştı. Josh Smith kendisini yazın  geliştirmiş bir halde yeni sezona gelmişti. Atlanta Hawks zaten her zaman kalbur üstü bir takım fakat her sene artık klasikleşen sakatlıkları bu sene de yaşadılar. Al Horford u kaybettiler. Her ne kadar Playofflara yetişme umudu olsa da onun Playofflara kadar form tutması ve istenilen katkıyı vermesi oldukça zor gözüküyor. Sezon içinde bir ara Joe Johnson ı kaybettiler fakat orda da Josh Smith in takımı sırtlaması ile bu süreçte tahmin edilen kadar zorlanmadılar. Zaten Joe Johnson da sakatlıktan  sonra durdurulamaz bir şekilde döndü . Şuanda enfes bir basketbol oynuyor fakat  şartlar her ne kadar iyiye gidiyor da olsa  Atlanta nın  ilk turda Boston nı elemesi zor gibi duruyor. Boston nun başını oldukça ağrıtacaklardır fakat  Bostonın tecrübesi ile ve kazandığı ivme ile turu geçiceğine inanıyorum.

     4. Sırada ise Boston Celtics var. Boston bu sezon her zaman ki gibi aslında. Yine All star hafta sonuna kadar düşük vites ile girip , ondan sonra vites yükselttiler. Bu sene de kötü anlamda ekstra olarak çok kötü sakatlıklar yaşadılar.. Özellikle uzun rotasyonunda büyük sıkıntılar yaşıdılar. Jermaine  O'neal ın sezonu kapatması , aynı şekilde her ne kadar yedek uzun olarak oynasa da oldukça iyi katkı veren , kendini bulan Chris Wilcox ın sakatlanması , bir anda Boston nın uzun sıkıntısı yaşamasına sebep oldu.. Garnett i 5 numaraya çekerek bu sıkıntıyı gidermeye çalıştılar fakat ellerinde fazla seçenek olmadığı için  yapılacak fazla da birşey yok aslında.Boston uzun sıkıntısını Greg Stiemsma ile geçirmeye çalışsa da onun da yapabilecekleri oldukça sınırlı. Boston bu kadar büyük bir uzun sıkıntısı yaşarken yine de az önce bahsettiğim gibi All Star hafta sonundan sonra Rondo nun ve özellikle Paul Pierce ın mükemmel oynamaya başlaması ile Boston vitesi iyice arttırdı. Miami yi 2 sefer yendiler. 3. maç ise Playoff öncesi hazırlık gibi olacak birazda. Playofflar öncesi iyi bir hava yakalamış Boston Atlanta yı geçer gibi duruyor fakat Boston nın Playoff macerası , karşılaşacağı rakip veya rakiplerin Boston nın  uzun sıkıntısını ne kadar kullanacağına ve Boston nın bu sıkıntıyla Playoffta ne kadar dayanabileceği de büyük bir soru işareti tabi. Ama her ne olursa olsun Boston , tecrübesi ile karşılaşacağı rakip veya rakiplerine hırsı ve mücadelesi ile   en azından oldukça sorun çıkartıcaktır. Orası kesin.

     3. Sırada ise taraflı tarafsız nedense herkesin sempati duyduğu  bir İndiana var. İndiana geçen seneden sonra bu sene için büyük beklentiler ile sezona girdiler. Herkes İndiana nın büyük patlama yapıp doğuda Miami ve Chicago yu zorlayabilecek bir takım haline dönüşebileceğine inanıyordu. Aslında sezon sonunda sıralamalarına bakarsak beklenen de  oldu. Fakat asıl beklenen o büyük patlama olayını bir türlü gerçekleştiremediler. Şuanda tek aksayan taraf David West gibi gözüküyor. Ona da pek " aksama " denilemez gerçi. David West sistem ile uyuşmadı birazda. Özellikle Roy Hibbert ın yanındaki 4 numara olamayacağı kesin fakat şuanda pek göze batan bir konu değil bu İndiana cephesinde. Trade Deadline da da Leandro Barbosa  yı yok pahasına kadrolarına dahil ettiler. Barbosa da bençten gelen kendi şutunu yaratabilecek , bir şekilde sayı bulabilecek oyuncu eksiğini bir nebze gidermiş gibi gözüküyor. Son maçlarda George Hill in Darren Collison nın yerine ilk 5 te başlaması biraz daha İndiana yı toparlamış gibi duruyor fakat İndianın Playoflarda ne yapacağını tahmin etmek oldukça zor. Fakat ne olursa olsun Playofflar da İndiana şu durumda ki Orlandoyu rahat elemesi gerekiyor. Eğer Orlandoyu eleyip konferans yarı finallerine kalırlarsa orda ne yapıcakları biraz da potansiyellerini sahaya ne kadar yansıtabileceklerine bağlı. İndiana her an her şeyi yapabilecek süprizlere açık bir takım.

      2. Sırada ki takım ise Miami Heat. 2010 yazında Lebron James i , Chris Bosh ı kadrosuna katan Miami Heat bir anda Nba i karıştıran takım olmuştu zamanında. Her kafadan bir ses çıkıyordu. Kimileri 5 sene üst üste şampiyon olabilecek kadar bir kapasiteye sahip olabileceklerini söylüyor , kimileri ise sadece 3 oyuncuyla bir iş olmayacağını söylüyordu. Sonuç olarak 2 tarafta yanıldı aslında. Miami ne 5 sene üst üste şampiyon olabildi ( En azından geçen sene olmadı. ) ne de sezonu tamamen boş geçti. Geçen yıl Konferan Finallerinde yılın  flaş takıımı olan Derrick Rose lu Chicago yu eleyip finallere kaldılar. Final de ise Playoffların süpriz takımı Dallas a kaybedip 2.lik ile yetinmek zorunda kaldılar. Herkes finalde Dallas a  kaybetmenin bu sene için " kamçı " niyetinde olacağını düşünüyordu. Başta haklı da çıktılar aslında. Miami sezona fırtına gibi girdi. Ama sezon ilerledikçe Miami de düşüş başladı. Özellikle sezon başında iyi olmasa da idare edebilen , zaten idare etmesi Miami gibi bir takıma yeticek olan bençten hiç katkı almamaya başladılar. Lebron nın da performansının diz sakatlığı ile biraz da olsa düşmesi Miami yi her nekadar yavaşlatsa da sezonun sonuna doğru toparlandırlar. Fakat sezonun bitimine yakın özellikle Chris Bosh ın " Bundan sonra ki maçları kazansak ne olur " açıklaması Miami de ki sorunun bir kısmını gösteriyor. Miami nin her maça farklı " değer "  vererek , en azından her maça değer vererek oynaması gerekiyor. Her ne olrusa olsun , şampiyon olmayı hayal eden bir takımın böyle oynaması  gerekiyor.

      Miami nin bir başka sorunu ise  Erik Spoelstra nın hala rotasyonu bir türlü ayarlayamamış olması. Rotasyonu geçtim Playoffların başlamasına 1 hafta kala hala Miami nin  ilk beşinin 5 numarısı kim belli değil. Yani şuan da Playoffların ilk maçında Miami de 5 numara kim oynar derseniz Turiaf mı Joel Anthony mi söylemek güç ki benim söyleyemem önemli değil  Erik Spoelstra nın kendisi de bunu bilmiyor. Geçen sene finallerde de yaşandı aslında buna benzer bir olay. Playofflar boyunca piyasa da olmayan Eddie House bir anda finallerde 15-20 dakika almaya başladı. Bu sene James Jones rotasyonda iken bir anda kayboldu. Erik Spoelstra hala takımı kafasında şekillendirebilmiş değil ve bu çok büyük sıkıntı olucak gibi duruyor Playofflarda.

    Ama  Miami her ne olursa olsun rol oyuncularından  beklediği katkıyı alırsa ve maçlarda bazı anlarda ortaya çıkan o üst düzey agresif savunmalarının süresini biraz daha arttırabilirler ise şampiyonluğun en büyük adaylarından biri olur süphesiz.

      Doğunun zirvesinde ise çok büyük ihtimalle  Chicago Bulls var. Chicago şansız bir sezon geçriyor. Derrick Rose kasık sorunundan dolayı tam sağlıklı olarak en fazla 15 maç falan oynayabildi. Fakat Chicago yu Chicago yapan da  takım halinde birşeyleri başarabilme özelliği. Nba nin en iyi benchine sahipler. Ve maçlar genelde rakiplerinin ve kendilerini yedekleri oyundayken farkı orada açarak kazanıyorlar. Geçen sene Playofflarda Chicago nun gözüken en büyük eksikliği , kendi şutunu yaratabilen bir oyuncu eksikliğini bu sezon başında oldukça iyi bir takviye ile giderdiler.Richard Hamilton ı kadroya kattılar. Oldukça da doğru bir tercihti aslında  fakat nerdeyse bu sezon sakatlığı dolası ile hiç oynamayarak geçirdi. Sezon sonuna doğru birkaç maçta oynasa da Chicago nun bu sene Playofflarda başarılı olması için Rip Hamilton nın form tutması çok önemli. Ama Chicago için asıl soru işaret bu sene nerdeyse hiç oynayamayan Derrick Rose un Playofflarda ne yapacağı.

     * Nba in Playofflar için hazırladığı Promo da sizi Playoff havasına sokmak için oldukça yeterli olacaktır.